💧 Engelli Bireylerin Karşılaştıkları Sorunların Neler Olduğunu Araştırınız

CHPMilletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, “engelli park yerine araçlarını park edenlerin, normal trafik cezası olan 132 TL’nin iki katı olarak ödedikleri 264 TL’ninengelli vatandaşlar için harcanmasını” öngören, 3294 Sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni TBMM Başkanlığı’na sundu. Engelli bireylerin karşılaştıkları sorunların neler olduğunu konusunda sizlere kısa bilgiler vereceğiz. Engelliler, doğuştan ya da sonradan sakat kalarak hayatlarına devam eden kişiler olarak toplumda yaşamak zorundadır. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, erişilebilirliğin hala engelli bireyler için en önemli sorunların başında geldiğine dikkat çektiği konuşmasında, bunun herkes her an engelli olabileceği için sadece engellilerin değil herkesin sorunu olduğunu söyledi. Herkesin bir gün yaşlanacağını kaydederek Yatay doğrular ise sesin şiddetini belirtir. İşitme cihazları sesin şiddetini artırarak, kişinin sesi fark etmesini sağlar ancak işitme kaybını düzeltmez. Var olan işitme kalıntısının en etkili biçimde kullanılmasına yardım eder. Odyolojik değerlendirmeler tamamlandıktan sonra engelli için en uygun işitme cihazı seçilir. G. Sosyal Gelişim Çalışmaları 1- Çocuğu arkadaş edinebileceği yerlere götürün ve arkadaşlık kurup oynamasına yardımcı olun. 2- Onu çarşı, pazar gibi toplu yerlere götürerek dış çevre ile ilişki kurmasını sağlayın. 3- Çalışmalarınızda sabırlı, acelesiz, tekrardan bıkmadan, güleryüzlü, sevecen bir Engellibireylerin karşılaştıkları sorunların neler olduğunu araştırınız. Engellilerin Yaşadığı Zorluklar – Kompozisyon. İnsanların doğuştan olan ya da sonradan yaşadığı bir olay, bir kaza sonucu bir organını yeterince kullanamama durumu, engel olarak belirtilmektedir. Trafik kazasında ayağını kaybeden bir birey Özet Ülkemizde ve dünyada işitme ve konuşma engelli bireyler yaşamlarını sağlıklı insanlar gibi kolaylıkla sürdürememektedirler. Özellikle kendilerini ifade etmede zorluk çeken işitme ve konuşma engelli bireyler, karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmek için başka insanların yardımına ihtiyaç duymaktadırlar. 4HPGuJV. 13 Mayıs 2022, 018 - Zülal Güneş YazdıBaşarıya Gitmek mi, Başarıyı Çekmek mi? Metni Kişisel Gelişim 7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Cevapları 144-145-146-147-148-149. Sayfa MEB Yayınları7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 144 Cevapları MEB YayınlarıHazırlık Çalışmaları7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 146 Cevapları MEB Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 147 Cevapları MEB Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 148 Cevapları MEB yargılarYanlış yargılar Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 149 Cevapları MEB FOTOĞRAFLARIGelecek Derse Hazırlık7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 144 Cevapları MEB YayınlarıHazırlık ÇalışmalarıKişisel gelişiminize katkı sağlayacağını düşündüğünüz, sürekli erteleyip bir türlü yapamadığınız şeyler nelerdir? Anlatınız Cevap Dil öğrenmek ve seyahatlere katılıp şehirler hakkında bilgi edinmek istiyorum. Zaman ayıramadığım için olmak için neler yapmalıyız? Cevap Başarılı olmak için çalışmalı, çaba sarf etmeli ve sabırlı Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 146 Cevapları MEB metinde geçen bazı kelime ve kelime grupları verilmiştir. Verilen kelime ve kelime gruplarını anlamları ile eşleştiriniz. Cevap1. azim→ c 2. esnek→ h 3. strateji→ f 4. olimpik→ b 5. antrenman→ e 6. icat etmek→ g 7. talep etmek→ d 8. kapısını çalmak→ ı 9. başının etini yemek→ soruları okuduğunuz metinden hareketle cevaplayınız1. Metne göre hedefinize ulaşmak için geçmeniz gereken kapı kapalıysa nasıl bir yol izlemelisiniz? Açıklayınız Cevap Kapıyı bir kere çalıp bırakır açılmaz ise kırk kez daha çalmalıyız. Bu azmin yolu olarak “Kırk farklı kapıyı kırk farklı şekilde çal.” ifadesi ile anlatılmak istenen nedir? Cevap Hedefimize ulaşmak için her yolu deneyip çalışmamız Yazar başkalarının kapılarını zorlamak yerine ne/neler yapmanızı öneriyor? Cevap Kapıyı çalan kişi değil kapısı çalınan kişi olmamızı Sizce başarıya gitmek mi, başarıyı çekmek mi gerekir? Neden? Cevap İlk olarak başarıya gider ve o başarıyı kendimize Sizin diğer insanlardan daha iyi yapabileceğiniz şeyler nelerdir? Anlatınız. Cevap Gitar çalmayı çok seviyorum ve herkesten iyi yapabildiğimi Yazarın yerinde olsaydınız insanlara başarıyı yakalamaları için ne/neler tavsiye ederdiniz? Neden? Cevap İnsanlara her zaman çalışması ve pes etmemesini söylerdim. Yetenekleri konusunda kendilerini ilerletmelerini gelişiminize katkı sağlayabilecek sosyal ve kültürel etkinliklerle ilgili düşüncelerinizi arkadaşlarınıza anlatınız. Cevap Kişisel gelişimi sağlayabilecek birçok sosyal ve kültürel etkinlikler bulunmaktadır. Bunlara örnek olarak geziler, kitap etkenlikleri, müzik etkinliklerini gösterebiliriz. Bu etkinlikleri yaparak toplumu tanır, toplumla yaşamayı öğrenir, toplumun gelişmesini aynı zaman da kendi gelişimimizi Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 147 Cevapları MEB formda yer alan maddeleri okuyunuz ve okuduğunuz metinle ilgili düşüncelerinizi ifade eden kutucukları işaretleyiniz. Cevap soruları “Başarıya Gitmek mi, Başarıyı Çekmek mi?” metnine göre cevaplayınız. Cevaplarınızdan yola çıkarak metnin türünü Yazar, kendi düşüncelerini mi anlatmıştır? Açıklayınız Cevap Evet yazar kendi düşüncelerini dile Yazar, düşüncelerini sorular sorarak okuyucuyla konuşuyormuş gibi mi anlatmıştır? Cevap Evet yazar düşüncelerini sorular sorarak okuyucuyla konuşuyormuş gibi Herkesi ilgilendiren konuları mı seçmiştir? Cevap Herkesi ilgilendiren konuları seçip Düşüncelerini kesin yargılara varmadan mı anlatmıştır? Cevap Kesin yargıları göstererek Açık, anlaşılır ve samimi bir dil mi kullanmıştır? Neden? Cevap Açık, sade ve anlaşılır bir dil Türü cümlelerde zaman anlamı taşıyan kelime ya da kelime gruplarını karşılarındaki kutucuklara örnekteki gibi yazınız. Cevap7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 148 Cevapları MEB grafikte Elif, Yusuf, Ecem ve Ömer’in birleşik fiiller, söz sanatları ve zarflar ile ilgili çözdükleri soruların dağılımı verilmiştir. Buna göre aşağıdaki boşluklara örnekteki gibi grafikle ilgili dört doğru, dört yanlış yargı yazınız. CevapDoğru yargılarSöz sanatlarında en çok soruyu Yusuf sanatlarında en az soruyu Ömer en çok soruyu Elif en az soruyu Ecem çözmüştürYanlış yargılarBirleşik fiillerde en fazla soruyu Yusuf zarflarda ve söz sanatlarında en fazla soruyu çözen birleşik fiillerde en fazla soruyu çözen Yusuf’tan daha fazla söz sanatları Gitmek mi, Başarıyı Çekmek mi?” metninden alınan aşağıdaki paragrafta düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmıştır? Yazınız CevapDüşünceyi Geliştirme Yolu Benzetme7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 149 Cevapları MEB giriş bölümü verilmiş olan yazıyı sohbet türüne uygun olarak devam ettiriniz ve yazınıza uygun bir başlık belirleyiniz. CevapANILARIMIN FOTOĞRAFLARIEşyalarımı toparlarken yıllardır sakladığım fotoğraf albümü geçti elime. İşi gücü bırakıp çekildim bir köşeye ve fotoğrafları teker teker gözden geçirmeye başladım. Birden yüzüme bir gülümsemenin yayıldığını hissettim. Siz şimdi beni gülümseten şeyi merak ediyorsunuz değil mi?Beni güldüren ve mutlu eden fotoğraf albümü ailem ile olan çocukluk albümümdü. Hep beraber olduğumuz hepimizin küçük olduğu albüm. Fotoğraflara bakarken o zamanlar da kardeşlerim ile ne kadar çok eğlendiğimiz zamanları hatırlattı bana. Fotoğraflara bakarken geçmişe gömülen çocukluğumu anımsadım biranda. Siz şimdi soruyorsunuzdur, neden bu kadar sevindirdi, neden kardeşlerin yok mu artık diye? Size şöyle söyleyeyim. Her an yaşandığı zaman güzeldir. Bende işte o zamanlarda olan güzelliği Derse Hazırlık“Braille Bıreyıl Alfabesi” hakkında araştırma yapınız Cevap Braille adında biri tarafından geliştirilen bir alfabedir. Görme engelliler için yapılan kabarık noktalardan oluşan bir bireylerin karşılaştıkları sorunların neler olduğunu araştırınız. Cevap Her engelli bir birey çok sorun ve ayrı ayrı sorunlar yaşarlar. Örnek olarak engelli bir araç park yerini bizlerin işgal etmesi, onların yürüyebileceği kaldırımlar yapmamamız, onlara acıyarak, küçümseyerek bakmamız hem maddi hem de manevi sorun yaratırız aslında. Yorum Yazmak İster misin?Forum Ders Cevapları Copyright © 2019-2022 Engelli bireylerin karşılaştıkları sorunların neler olduğunu araştırınız. Engelliler, doğuştan ya da sonradan sakat kalarak hayatlarına devam eden kişiler olarak toplumda yaşamak zorundadır. Engellilerin, engelleri olduğu için onlar için özel ulaşım ve iletişim kanalları, alanları oluşturulmalıdır. Engellilerin engellerinin aşılmasında topluma çok büyük görevler düşmektedir. Engellilerin yaşadığı sorunlar genel olarak toplumda bazı farkındalıkların oluşması gerekir. Böylece onların hayatını kolaylaştırmak için harekete geçilir. Engelli olmak bir seçim değildir. bu nedenle herkes bir engelli adayıdır. Engelli olan insanların toplumdan dışlanması söz konusu olduğunda bu durum daha büyük sorunlara neden olmaktadır. Engelli Bireylerin Karşılaştıkları Sorunlar Şu Şekildedir *Ulaşımın gerçekleştirilmesinde sorunlar yaşarlar. *İletişim kurma bozukluğu yaşayabilirler. *Toplum tarafından dışlanırlar. *Yardıma muhtaç durumda oldukları için yardımsız kalabilirler. *Eğitim ihtiyaçlarının karşılanmasında sorunlar yaşarlar. *Sağlık sorunlarının çözülmesinde aksaklıklar yaşarlar. Engellilerin yaşadığı sorunlara çözüm yolları şu şekildedir *Engellerin aşılmasında toplumun bilinçlenmesi gerekmektedir. *Engelliler için özel araçlar üretilmelidir. *Engelliler için özel yollar inşa edilmelidir. *Engelliler için özel yaşam alanı oluşturulmalıdır. *Engellilerin toplumla olan iletişimin gelişmesi sağlanmalıdır. *Engellilerin meslek hayatına adapte edilmesi gerekmektedir. *Toplumda engellilerin farkındalığının oluşması için eğitim çalışmaları yapılmalıdır. *Seminer, forum, panel gibi bilgilendirme faaliyetlerinin yapılması gerekir. *Engellilerin sorunları dinlenerek çözümler oluşturulması için özel birimlerin görevlendirilmesi gerekir. ENGELLİLERİN KARŞILAŞTIĞI SORUNLAR Günümüz Türkiye'sinde engellilerin toplumla bütünleşme yönünde yoğun sorunlar içinde yaşadıkları bilinmektedir. Sorunu adlandırmadan başlayan ve yaşamın pek çok alanına yayılan bu sorunlar, engelli bireylerin içinde yaşadıkları toplumla işlevsel bir bütünlük içinde yaşamalarını güçleştirmektedir. Sürekli sorunlarla boğuşan, onlara anlamlı çözümler üretemeyen bireyler, kendilerini mutsuz hissedeceklerdir. Bu da temel bir insan hakkı olan bireyin kendisini gerçekleştirme hakkını ortadan kaldıran düşük yaşam kalitesi demektir. Engellilik Nedir, Engelli Kime Denir?Yalnız bizim dilimizde değil diğer birçok dilde de engelli ve engellilik anlamına gelen birden fazla sözcük bulunmaktadır. Örneğin Türkçede genel düzeyde engelli, özürlü, sakat sözcükleri aslında aralarında anlam fakları olduğu halde aynı anlama gelmek üzere kullanılmaktadır. Genelde tüm engelliler için yaşanan bu karmaşa belirli engelli kümeleri için de geçerlidir. Örneğin kör, ama görme engelli, görme özürlü, az gören, vb. Bu sözcükler değişik anlamlar taşıdıkları gibi yer yer aynı anlama gelmek üzere de kullanılabilmektedirler. Bu da bir zihin karışıklığı yaratabilmektedir. Adlandırmadaki bu farklar, zaman zaman öyle çok tartışmaya neden olmaktadır ki, bu tartışmalar, gerçek sorunların önüne bile geçebilmektedir. Engellinin kim, engelliliğin de ne olduğu açık bir biçimde ortaya konmayınca, engellilere yönelik geliştirilecek politikaların, yasaların ve hizmetlerin kapsamı da belirsizleşmektedir. Bu belirsizlik de uygulamada pek çok sorunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Adlandırmadaki karmaşa ve tanım güçlüğü engellinin kendisini anlatmasını ve diğerlerinin de onları kolayca anlamasını zorlaştırmaktadır. Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin. Engellilerin yaşadığı bir başka sorun da, kendileri ile ilgili sağlıklı istatistiklerin olmayışı. İlk defa son İki nüfus sayımında engellilerin belirlenmesine yönelik bir soru sorulmuş, bunlardan ilkinden sağlıklı bir sonuç elde edilememiştir. Son nüfus sayımında engellilere ilişkin kimi durumlar daha ayrıntılı sorularla soruşturulmasına karşın kamuoyuna henüz bir sonuç açıklanmamıştır. Sayım sonucunda ortaya çıkacak çok önemli bilgilere dayanarak birçok şeyi konuşabilmek ve pek çok hizmeti planlayıp, programlayabilmek sanırım çok daha kolay olacaktır. Engelliliğin her zaman her yerde geçerli ölçülerle tanımını yapmak bir hayli güçtür. Bu yüzden olsa gerek alanyazında literatürde çok değişik tanımları vardır. Birleşmiş Milletler Sakat Haklan Bildirgesinde "Kişisel ya da sosyal yaşantısında kendi kendisine yapması gereken işleri bedensel ya da sonradan olma her hangi bir noksanlık sonucu yapamayanlar" sakat olarak tanımlanmaktadır. Engelli sözcüğü genelde hareket yeteneği sınırlanmış bireyi çağrıştırmaktadır. Hareket yeteneğini sınırlayan nedenler ise doğuştan getirilen, doğum sırasında karşılaşılan ya da sonradan yaşanan bir hastalık veya kaza sonucu ortaya çıkan bir işlev bozukluğundan kaynaklanıyor olabilir. Hareket yeteneğinin kısıtlı olması, başlı başına bir engellilik midir? Eğer öyle ise hepimizin yapamadığı, beceremediği bir iş ya da eylem yok mudur, yaşamda? Engellilik günlük yaşama katılmayı engelleyen, fiziksel işlevlerdeki bir sınırlılık hali olarak değerlendirilmelidir. Gerçekte önemli olan, bazı işlevlerin yerine getirilmesinde karşı karşıya kalman bir fiziksel sınırlılığın olması değil, bunları "kompanse" edecek destek sistemlerinden yoksun kalmaktır. Eğer bir gözlükle, var olan görme yetersizliğinizi rahatlıkla giderebiliyor ve işlerinizi görebiliyorsanız bir sorununuz yok; ancak geri kalmış bir köyde ya da yörede bu gözlüğe ulaşamıyorsanız, ciddi bir sorunla karşı karşıyasınız demektir. O halde engellilik çoğu zaman değişken bir konudur. Başka bir deyişle nerede ve nasıl karşılaşacağınıza bağlı olarak sonuçları değişen bir durumdur. Bireyin fiziksel işlevlerindeki bozukluk ve bunların hareket yeteneğinde yarattığı eksiklik ve güçlük, onu toplumun diğer bireylerinden farklı kılar. Bu farklılık engellilerin yaşadığı ayrımcılığın da asıl nedenidir. Bilindiği gibi her türlü ayrımcılığın temelinde farklı olmak, yani "alışılmamış özelliklere" sahip olmak vardır. Fiziksel işlevlerdeki bozukluklar ve bunların hareket yeteneği üzerinde yarattığı sınırlamalar bireyi toplumdan uzaklaştırır. Toplumsal destek sistemlerinin yetersizliği, toplumun dışlayıcı tutum ve davranışları da engelli bireyin topluma eşit bireyler olarak katılmasını önler. Bireysellleştirilmş Eğitim ProğramınıBEP kolayca hazırlayın. Engelliliğin Oluşmasını Önlenebilir mi?Birleşmiş Milletler Genel Kurul'unun 20 Aralık 1993 tarihinde yapılan 48. toplantısında 48/96 sayılı kararla kabul edilen "Sakatlar İçin Fırsat Eşitliği Konusunda Standart Kurallar" yazının bundan sonraki bölümlerinde yalnızca 'Standart Kurallar' diye geçecektir. engellilerin topluma eşit katılımları için bazı ön koşullardan söz etmektedir Bunlar bilinçlendirme, tıbbi bakım, rehabilitasyon ve yardım hizmetleridir. Eşit katılım için ön koşullar arasında sayılan tıbbi bakım engelliliğin önlenmesi ile ilgili hükümler içermektedir. Engelliliğe neden olabilecek durumların ortaya çıkartılması, değerlendirilmesi ve bunların giderilmesi konularında etkili programlar önerilmektedir. Bu programlar yoluyla engelliliğe neden olan etkenlerden korunmak, bu etkenleri azaltmak ya da yok etmek olanaklı olabilecektir. Söz konusu programlara engellilerin, ailelerinin ve ilgili kuruluşların katılımı büyük önem taşımaktadır. Engelliliğin önlenebilmesi için erken tanı, ilk yardım, erken müdahale, erken bakım ve koruma önemlidir. Ayrıca sağlık personelinin yetiştirilmesi, sağlık alt yapısının ve sağlık sigortasının engellileri de içerecek şekilde geliştirilmesi ve tüm topluma yaygınlaştırılması bu açıdan önemli toplumda engellilerin varlığı onların toplumla bütünleşme gereksinimini ve sorununu ortaya çıkarmaktadır. Bu ise oldukça zor ve karmaşık bir süreçtir. Oysa engellilik önlenebilirse, en azından sayıları çok daha aza indirilebilirse, engellilerin topluma kazandırılması konusu, günümüzdeki boyutlarda bir sorun olmaktan çıkacaktır. Engelliliğin nedenleri dikkatle incelenirse, bunların çok önemli bir bölümünün kaçınılabilir, önlenebilir nedenler olduğu görülecektir. Engellilik genelde kaynağına ve sebeplerine göre değişik şekillerde sınıflandırılmaktadır. Kaynağına göre sınıflandırıldığında, doğuştan gelen engellilik nedenleri arasında bir takım genetik nedenler, akraba evliliği, gebelik sırasında annenin karşılaştığı travmalar, hastalıklar, ilaç kullanımı, ışına maruz kalmak, annenin alkol ve madde bağımlısı olması, kötü beslenmesi gibi nedenler görülmektedir. Sayılan tüm bu nedenler kaçınılmaz, önlenemez durumlar değildir. Tıp bilimince gerçekleştirilen araştırmalarla genetik nedenlerin bile en azından bir kısmı önceden bilinebilmektedir. Doğum sırasında ve sonrasında 'kazanılan" engelliliğe gelince kötü ve yetersiz koşullarda gerçekleştirilen doğumlar, travmalar, yanlış uygulamalar vb. akla gelmektedir. Doğum sonrasında karşılaşılan olaylar arasında ise iş kazaları, ev kazaları, trafik kazaları, savaşlar, terör olayları, endüstriyel kazalar, deprem ve benzeri yıkım olayları, büyük sanayi kazaları temel engellilik nedenleri arasındadır. Bunların büyük çoğunluğunun da önlenebilir nitelikte nedenler olduğu anlaşılmaktadır. O halde "engellilik bir kader değildir". Gerekli önlemler alındığında, bilinçli bir toplum yaratıldığında, engellilik büyük oranda önlenebilir. Bunun için insana her şeyin üstünde değer veren bir anlayışın toplumda benimsenip yerleştirilmesi gerekir. Bu nedenle engelli sorunlarına eğilirken, ısrarla üzerinde durulması gereken konu engelliliğin oluşmasını önlemek olmalıdır. Öğrencilere verilen eğitimleriterapileri MEBBİS"e otomatik aktarın. Engellilerin Toplumla Bütünleşmelerinin Önündeki Engeller Nelerdir?YoksullukEngellilerin genel olarak toplumla bütünleşmesinin önündeki engellerden birisi ve belki de en önemlisi yoksulluktur. Yapılan araştırmalar, dünyanın her yerinde engellilerin çok büyük çoğunluğunun toplumun yoksul kesimlerinden geldiğini ve yoksulluk içinde yaşadıklarını göstermektedir. Bu belirleme gelişmiş/endüstrileşmiş ülkeler için de geçerlidir. Kuşkusuz bu gerçek bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde çok daha çarpıcı ve dramatik yönleriyle yaşanmaktadır. Yukarda sayılan engellilik nedenleri çoğunlukla yoksul kesimler arasında geçerlilik kazanmaktadır. Ayrıca engellilik işsizliğin de başlıca nedenleri arasında sayıldığı için bu iki olgu arasında bir neden sonuç bağlantısı bulunduğu söylenebilir. Demek ki engellilerin topluma kazandırılmalarının önündeki en ciddi sorunlardan birisi, içinden geldikleri sosyo-ekonomik kesimin bir bütün olarak yaşadığı yoksulluk sorunu/gelir dağılımı sorunudur. Doğaldır ki yoksul kesimler arasından gelen engelliler, yoksulluğu üreten başka sebeplerle de bir arada yaşadıkları için, onlar için yoksulluk adeta bir kısır döngüye dönüşmektedir. Bu, onların toplumla bütünleşmelerinin önündeki en ciddi engeldir. Standart Kurallar engellilerin sosyal güvenlik kapsamında korunmalarını ve onlara yeterli düzeyde gelir desteği sağlanmasını öngörmektedir. Bu konuda engellilere yönelik ayrımcı uygulamalar önlenecektir. Engellilerin koruyucu aile uygulaması içinde bakılması için bakıcı ailelerin sosyal güvenlik kapsamına alınarak desteklenmesi ön görülmektedir. Engellilerin kendi kendilerine yeterli olabilmesi için meslek edindirilmeleri ve işe yerleştirilmeleri önemle vurgulanmaktadır. Asıl olan engelli de olsa her bireyin topluma çalışarak üretken bir birey olarak katılmasıdır. Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin. EğitimEngellilerin toplumla bütünleşmesinin önündeki bir diğer engel de eğitim konusunda karşılaştıkları sorunlardır. Tüm ülkelerde eğitim sistemi, öncelikle, nüfusun engelli olmayan kesimi için planlanıp uygulanmaktadır. Böylece daha en baştan eğitim sistemi, engellileri dışlayan bir anlayışa sahip olmakta; daha sonra da engellileri eğitim sistemiyle bütünleştirecek çeşitli programlar geliştirilmeye çalışılmaktadır. Aslında bilinçli ya da bilinçsiz gelişen bu dışlayıcı tavır, diğer konular için de söylenebilir. Bir yandan çeşitli konularda engellileri dışlayan süreç devam ederken, bir yandan da onları toplumla bütünleştirme çabası, ne yazık ki birbiriyle çelişen iki süreç olduğu için, çok da başarılı olamamaktadır. Engellilerin eğitimi ile ilgili programların farklı oluşu bu ayrımın nedeni olarak gösterilebilmektedir. Oysa bu yalnızca engelliler için değil her insanın eğitiminde geçerli bir durumdur. Çağdaş eğitim anlayışında, eğitimin odağında, engelli olsun olmasın, insan, insanın özellikleri ve gereksinimleri yer Kurallara göre engelliler de diğer bireyler gibi ilk, orta ve yükseköğrenim olanaklarından yararlanacaklardır. Zorunlu eğitim herkes gibi engellileri de kapsayacaktır. En çok ihmal edilen konulardan biri de engelli çocukların okul öncesi eğitimidir. Ayrıca yetişkin engelliler için örgün ve yaygın eğitim olanakları da son derece sınırlıdır. Bu nedenle öncelikle eğitim alt yapısının nitelik ve nicelik olarak geliştirilmesi ve engellilerin gereksinimlerini karşılayacak bir düzeye eriştirilmesi gerekir. Engellilerin eğitiminde sorumluluk alacak meslek elemanlarının özel eğitimci, rehber danışman, sosyal hizmet uzmanı yeterli sayıda ve donanımda yetiştirilmeleri gerekir. Öte yandan eğitim kurumlarının engellilerin de varlığını hesaba katacak fiziksel düzenlemelere sahip olması, bu kurumlara kolay ulaşım için gerekli önlemlerin alınması, engellilerin özel eğitimi için gerekli ders araç-gereçlerinin hazırlanması gibi konular engellilerin toplumla bütünleşmeleri önündeki ciddi engeller olarak yaşanmaktadır. Engellilerin engel durumlarını hesaba katacak özel ölçme değerlendirme yöntemlerinin geliştirilmesi gereklidir. Öğrenciye verilen eğitim modüllerinin sınır kontrolü otomatik yapın. Müfredat programları, engel türleri ve dereceleri ile engellilerin kişisel özellikleri ve gereksinimleri de dikkate alınacak şekilde esnek hazırlanmalıdır. Engellilerin eğitiminde görevli meslek elemanlarının meslek/hizmet içi eğitimlerine de gereken önem verilmelidir. Engellilerin eğitiminde çağdaş bir yaklaşım olarak kabul edilen "kaynaştırılmış eğitim" gerekli alt yapı eksiklikleri giderilerek yaygın bir şekilde engellilerle ilgili eğitim veren bölümlerinde Öncü araştırma ve uygulamalar desteklenmeli, engellilerle ilgili "uygulama araştırma merkezleri" kurulması teşvik edilmelidir. İlgili kurumlar arasında bilgi ve deneyim paylaşımı amacıyla işbirliği ve eşgüdüm sağlayıcı çalışmalara ağırlık eğitim sisteminin dışında kalıp eğitilemeyince, bu durum pek çok başka sorunu da beraberinde getirmektedir. İnsan yaşamında bazı sorunlar, bazı konular vardır ki gerek pek çok sorunun üretilmesinde, gerekse pek çok sorunun çözümünde adeta bir anahtar rolü oynamaktadır. Eğitim de onlardan birisidir. O nedenle engellilerin eğitim sorunlarına gerekli önem ve ağırlık verilmelidir. Ülkemizde engellilerin % 97'sinin eğitim olanaklarından yoksun kaldığı ileri sürülmektedir. Bu da sorunun bizdeki boyutu hakkında yeterince fikir vermektedir. Bu eğitim oranıyla engellilerin sorunlarını çözmek, onları topluma kazandırmak, toplumla bütünleştirmek olanaklı Fiziksel Çevre ve KonutEngellilerin topluma katılmalarının önündeki en büyük engellerden biri de ulaşım, fiziksel çevre ve konut sorunudur. Engellilerin içinde yaşadıkları fiziksel çevre, sahip oldukları fiziksel işlev bozuklukları/yetersizlikleri ve bunun yol açtığı sınırlamalar yüzünden büyük önem taşımaktadır. Eğitim konusunda belirttiğimiz gibi, toplumu tasarlarken, bir toplum modeli ortaya koyarken, içinde yaşanılan fiziksel çevreyi de o toplumun içinde yaşayan herkesi düşünerek tasarlamak gerekir. Yaşanılan konuttan tüm kamusal yaşam alanlarına ve ulaşım araçlarına kadar tüm çevresel unsurların engellilerin özellikleri ve gereksinimleri dikkate alınarak tasarlanmadığı bir gerçektir. Yollar, kaldırımlar, kamu binaları, parklar ve bahçeler, okullar, içinde yaşanılan konutlar, ulaşım araçları ve bunun gibi daha birçok fiziksel çevre unsuru, engellilerin topluma katılmasının önünde ciddi birer engel oluşturmaktadır. Böylece sahip olduğu engeli nedeniyle hareket yeteneği sınırlanmış insanların bu ve benzeri sebeplerle yaşadıkları sınırlama daha da pekişmektedir. Bunun anlamı Hareket yeteneği sınırlanan bireyin toplumsal yaşamdan dışlanmasıdır. Oysa bütün bunlar, engellilerin topluma katılmasını, toplumla bütünleşmesini kolaylaştıracak bir biçimde tasarlanabilir ve geliştirilebilir. Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin. Standart Kuralların eşit katılım için hedef seçtiği alanlardan ilki "ulaşılabilme" konusudur. Bu anlamda fiziksel çevre koşullarının engellilerin yaşamını kolaylaştıracak şekilde düzenlenmesi, eşit katılım açısından yaşamsal değerde kabul edilmektedir. Fiziksel çevrenin yapılandırılmasında sorumlu kişi ve kuruluşların engelli kişiler konusunda bilgili, bilinçli ve duyarlı davranmaları sağlanmalıdır. Bu amaçla fiziksel çevrenin tasarlanması ve yapılandırılması süreçlerinde engellilerin, ailelerinin ve örgütlerinin katılımı konusu büyük önem ve araç-gereç gereksiniminin yeterince karşılanamaması da engellilerin toplumla bütünleştirilmesinin önündeki en büyük engellerden birisidir. Bilindiği gibi rehabilitasyon çok genel olarak, yitirilen bir yeteneğin yeniden kazandırılması, yerine başka bir yeteneğin 'ikame edilmesi" demektir. Her hangi bir sebeple engelli hale gelen birey önceden var olan işini artık yapamıyorsa ya o işi yapabilmek için "yeniden yeteneklendirilmesi = rehabilite edilmesi" gerekmektedir ya da bu İşi yapmak artık olanaklı değilse, yapabileceği yeni bir iş için beceri kazanması eğitilmesi gerekmektedir. Böyle bir rehabilitasyon sürecinden geçmemiş olan birey, topluma ve içinde yaşadığı aileye yük olmaktan kurtulamayacaktır. Engellilerin engelleriyle bağlantılı bir eğitim ve rehabilitasyon olanağından yararlanması, onları toplumsal yaşamla bütünleştiren en önemli etkendir. Oysa bu gün, ülkelerin gelişmişlik düzeylerine göre az çok fark etse de, engellilerin ezici bir çoğunluğu bu olanaklardan kurallara göre engelliler için geliştirilecek rehabilitasyon programlarına katılım konusunda da eşitlik ilkesi en önemli rehber durumundadır. Programlar engellilerin, ailelerinin ve örgütlenmelerinin katılımı ile geliştirilmeli; nitelik ve nicelik yönden engellilerin gereksinimlerini karşılayacak yeterlikte olmasına özen gösterilmelidir. Eşitlik ilkesi gereği, birden çok özrü bulunanlar ihmal edilmemelidir. Rehabilitasyon programının kapsamında eğitim, danışmanlık, bireysel kapasitenin arttırılması, değerlendirme, rehberlik gibi konular yer almaktadır. Hedef kitlesi ise engellilerin yanı sıra aileleri, ilgili kuruluşların çalışanları, toplum, ilgili meslek elemanları ve medya yer almaktadır. Performans Takip Formu PKT eğitmenleriniz internet üzerinden girsin, siz sadece çıktıları alın. Uygulanan rehabilitasyon programlarının değerlendirilmesinde engellilerin, ailelerinin ve örgütlerinin görüşlerine Önem verilmelidir. Ayrıca her engel kümesinde yer alan bireylerin gereksinim duydukları kimi araç gereçler vardır ki bunlar engelliler için son derece önemlidir, yaşamlarının adeta bir parçası gibidir. Bu araç gereçler engellinin hareket yeteneğini artırıcı özelliklere sahiptir. Bu da toplumla daha çok bütünleşme demektir. Yoksulluk ve işsizliğin en yaygın olduğu toplumsal kesimin engelliler olduğu düşünülürse, özellikle sosyal güvenlik ve sosyal refah hizmetlerinin yetersiz olduğu ülkelerde engellinin bu tip araç gereçlere kolaylıkla ulaşması beklenemez. Az Önce verilen örnekte olduğu gibi belirli oranda görme engeli olan bir insanın bir gözlük desteği ile bu sorununu çözülecekse ya da yürüme güçlüğü çeken bir insana sağladığınız bir araçla bir koltuk değneği veya tekerlekli sandalye ile onun hayatı önemli ölçüde kolaylaşacaksa, böylece engelli karşı karşıya olduğu sınırlanmanın, kısıtlılığın dışına çıkabilecekse, bu onun İçin vazgeçilmez bir şeydir. Bu sağlanamadığında engellinin topluma katılmasının önünde ciddi bir engel oluşmuş onurlu bir yaşam sürebilmeleri için kendi kendilerine yeten bireyler olmalarının önemine değinilmişti. Bu bağlamda kamusal yardımlardan yararlanmak konusunda tam bir eşitlik olmalıdır. Engellilere gereksinim duydukları araçlar, ücretsiz ya da çok ucuza verilmelidir. Engellilerin gereksinim duydukları özel araçların geliştirilmesi konusunda AR-GE araştırmalarının desteklenmesi, araçların üretimi ve ithalinde kolaylıklar sağlanması gerekir. En önemlisi engellilerin bu araçlara kolaylıkla, ulaşabilir olması sağlanmalıdır. Bu araçların üretimi ve dağıtımında tüm engel kümelerinin ve her engelli bireyin gereksinimleri özel olarak dikkate alınmalıdır. Engellilerin yaşamlarını kolaylaştırmak üzere tasarlanmış bu araçlar, onların toplumsal yaşama katılmalarını maksimize edecektir. Öğrenci, veli, verilen eğitimler, kesilen faturalara ait ayrıntılı istatistik çıkartın. Engellinin Aile Yaşamı / Özel YaşamıTopluma katılma, toplumla bütünleşme konusunda bir başka güçlük de, engellinin aile yaşamı / öze! Yaşamıyla ilgili olarak ortaya çıkmaktadır. Fiziksel işlevlerindeki bozulma ya da bazı eksiklikler nedeniyle engellinin hareket yeteneği sınırlanınca, bu, onun özel yaşamına da bazı kısıtlamalar getirmektedir. Hatta sosyal hizmet kurumlarda sürekli bakım ve koruma altında olan engelliler için adeta özel yaşam yok denebilecek kadar azdır. Engelliye ait bir mekânın yokluğu ve kimi etkinliklerin cinsel yaşam gibi yasaklanması gibi pek çok sınırlama özel yaşamı ortadan kaldırmaktadır. Ayrıca engellilerin evlenmeleri ve aile kurmaları da diğer insanlara oranla daha güçtür; bu da onların toplumla bütünleşmelerini önemli ölçüde engellemektedir. Gerek aile ortamında gerekse kurum yaşamında olsun, engelliler, özel bakım ve gereksinim kümesi oldukları için ya da başka zorlayıcı sebeplerle daha çok ihmal istismar kurbanı olmaktadırlar. Standart Kurallara göre devletler engellilerin aile yaşamına tam olarak katılmalarını desteklemek durumundadır. Her konuda olduğu gibi bu konuda da ayrımcı uygulamalar olmaması için çaba harcanması gerekmektedir. Evlilik, aile yaşamı ve cinsellik gibi konularda engellilere yönelik olumsuz önyargıların değiştirilmesi SorunuEngellilerin toplumla bütünleşmesinin önündeki en önemli engel ise istihdam sorunudur. Çalışmanın gerek bireysel gerekse toplumsal refahın sağlanmasındaki önemi tartışmasız benimsenmektedir. Çalışmayı Özendirmenin hem bireysel hem de toplumsal açıdan sayısız; yararı olduğu söylenebilir. Öte yandan çağdaş anlayışın bir gereği olarak "çalışmak ve işsizlikten korunmak" bir insan hakkı olarak da değerlendirilmektedir. İşsizlik ve çalışma yaşamından kaynaklanan sorunlar, engellileri kuşatan sorunlar arasında, adeta diğer sorunların da temeli konumunda olan, bir diğer söyleyişle doğrudan doğruya diğer sorunları doğuran ya da bu sorunların daha şiddetle yaşanmasına neden olacak etkilerde bulunan bir özelliğe sahiptir. Her insanın yapabileceği bir iş vardır ve engelliler de fiziksel ve ruhsal işlevlerinde bir bozulma ya da eksiklik olsa bile, onların bu niteliklerini dikkate alan uygun bir eğitim ve rehabilitasyondan geçirildikleri zaman çalışabilirler, üretime katılabilirler. Çalışmanın, kültürün önemli bir parçası sayıldığı toplumlarda, herkes gibi engelliler de çalışmaya/üretmeye isteklidirler. İşsizlik, çok yönlü neden ve sonuçlara sahip bir olgudur. Bu sorunu, yalnız engellilerin değil tüm insanların gündeminde bir sorun olmaktan çıkarmak kuşkusuz en büyük amaç olmalıdır. Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin. Genel olarak engellilerin istihdamı ile bağlantılı yaşanan sorunları beş noktada ele almak Bunlardan ilki ülkemizde, henüz engellileri de gözeten sistemli bir iş analizi ve meslek tanımlaması çalışmasının yapılmamış olmasıdır. Bu gün engellilerin, sahip oldukları engelden kaynaklanan özellikleri ve nitelikleri de dikkate alınarak, hangi işlerde çalışabilecekleri konusunda, elde ciddi bir araştırma, bir çalışma bulunmamaktadır. Engelliler çok sayıda işte, kendi kendilerine yaptıkları girişimlerle çalışma deneyimleri yaratmaktadırlar. Oysa gelişmiş ülkelerde iş analizleri, meslek tanımları son derece önemlidir. Engelliler hangi işleri yapabilir? Bu iş, bu meslek hangi eğitim sürecinden geçildikten sonra yapılabilir? Bu eğitim sürecinin özellikleri ve aşamaları nelerdir? Bütün bunların ayrıntılarının belirlenmesi gerekir. İş piyasası, eğer belirli niteliklerle donatılmış bir iş gücüne gereksinme duymuyorsa, iş gücünü, bu niteliklerle donatmayı sürdürmek, bir yandan boşa giden emek ve para, diğer yandan da bu niteliklere sahip işgücünün işsizliğine kapı aralamaktır. Yani, her insanı olduğu gibi, engellileri de iş piyasasının özellikleri ve gereksinimleri doğrultusunda eğitmek, özellik kazandırmak ve iş piyasasına hazırlamak Engellilerin istihdamını güçleştiren sayısız neden arasında eğitim ve rehabilitasyon konusundaki yetersizlikler büyük yer tutmaktadır Bu gün ülkemizde ne yazık ki engelliler için yeterli eğitim ve rehabilitasyon mesleki eğitim ve rehabilitasyon dahil merkezi İçinde bulunduğumuz iktisadi yapının, engellileri de içerecek bir şekilde düzenlenmemiş olması, işverenlerin engellileri çalıştırmak konusundaki çekingenlikleri ve önyargıları da istihdamın önündeki engeller arasındadır. Bazı işler vardır ki engelliler bunları gerçekten diğer insanlardan daha iyi yapabilmektedir, bunlar kanıtlanmıştır. Toplum bu konuda bilinçli değildir. Bu bilinç olmadığı için de özellikle, işveren kesimi, "acaba yapabilirler mi" kaygısı içerisinde hareket etmektedirler. İşe alınan engellinin o iş ortamında başarılı olabilmesi, üretken olabilmesi için de işyerinde bazı düzenlemeler yapılmalı, önlemler alınmalıdır. Bunlar yapılmadığı zaman da çalışan engellinin işe yaramadığı, üretken olamadığı gibi bir kanaatin oluşmasına kapı aralanmakta; bu da henüz istihdam edilemeyen insanların önüne yeni engeller çıkarmaktadır. Öğrenci ve Veli bilgilerinin kolayca takip edin. 4- Bir başka güçlük de engelli istihdamını kolaylaştırmada kullanılan araçların yeterince geliştirilmemiş olması ve uygulanmamasıdır. Dünyanın her yerinde engellilerin, istihdamı ile ilgili bazı kolaylaştırıcı yollar aranmakta ve kota rejimi başka koşullarda istihdamında güçlük bulunan nüfus kesimleri için kullanılır. Ülkemizde işyerlerinde 1475 sayılı İş Kanunu gereğince %3 oranında engelli istihdamını zorunlu kılan yasal düzenleme vardır. Ayrıca bu uygulama istihdamda pozitif ayrımcılık eski hükümlüler, korunmaya muhtaç gençler ve terörle mücadele sırasında yitirilen kamu görevlilerinin yakınları için de uygulanmaktadır. Bunun dışında korunmalı iş yerleri uygulaması vardır. Zaman zaman bu uygulama eleştiri alsa da, halen bazı engelli kümeleri örneğin ağır zihinsel engelliler için özellikle önerilmekte ve kullanılmaktadır. Seçilmiş iş yöntemi, bazı işlerin yalnızca engelliler tarafından yapılması örneğin santral işletmenliğini yalnız görme engelliler tarafından yapılması gibi için onlara tahsis edilmesidir. Değişik esnek çalışma biçimlerinin evde çalışma, evde üretim, yarım zamanlı çalışma engelliler için özellikle kullanılması da Engellilerin istihdamla bağlantılı sorunları istihdam gerçekleştikten sonra da ortaya çıkmakta ve iş yaşamı içinde de sürmektedir. Bu aşamada engelliler sahip oldukları kişisel özellikleri ve nitelikleri ile bağlantılı pek çok sorunla karşılaşmaktadırlar. Bunlar, olumsuz iş ve işyeri koşullarından tutun da, çalıştığı işte karşılaştığı sosyal güvenlik sorunları, yetersiz ücret, işinde ilerleyememe, erken emeklilik gibi sayısız sorunları içeren geniş bir alana yayılmaktadır. Standart Kurallar istihdam konusunda engelliler aleyhine var olan düzenleme ve uygulamaların kaldırılarak engellilerin istihdamını kolaylaştırmayı öngörmektedir. Engellilerin çalışacağı ortamların onların gereksinimlerini karşılayacak şekilde tasarlanıp yapılması, engellilerin istihdamını kolaylaştıracak teknolojik gelişmenin desteklenmesi, istihdama uygun eğitim verilmesi Standart Kurallarda altı çizilen diğer konular arasındadır. Ayrıca, engellilerin çalışması yönünde, toplumdaki önyargıları giderici çalışmalar ve engellilerin istihdamı konusunda kamu ve özel sektör sorumluluğu özellikle vurgulanmaktadır. Bireysellleştirilmş Eğitim ProğramınıBEP kolayca hazırlayın. Bugün gelinen noktada, engelli istihdamının görünümü genel olarak şudur Sorun bir yanıyla çok uzun süredir yaşanan, müzminleşerek yapısal bir özellik kazanan, genel işsizlik sorununun bir parçasıdır. Bir yanı ile kendine Özgü özellikler taşımaktadır. Genel işsizlik sorununun bir parçası olarak getirilecek çözüm arayışları bu gerçeği de gözetmek zorundadır. Kendine özgü yanları da özgün çözüm arayışlarını zorunlu kılmaktadır. Bu gün ülkemizde engelli iş gücü arasında işsizlik oranının tam olarak ne olduğu bilinmemektedir. Buna karşın bu oranın %99'lar dolayında olduğu ifade edilmektedir. Bu oran gerçeği yaklaşık ifade ediyor bile olsa, sorunun boyutlarını sergilemeye yeterli görünmektedir. Bu nedenle, kendine özgü yanlarıyla engelli sorunlarının en önemli boyutlarından birini oluşturan engellilerin istihdamı sorunu, sosyal politikanın odağında yer alarak en kısa sürede çözüme kavuşturulmayı çalışması ve işsizlikten korunması konusu bir yandan uluslararası belgelerde bir yandan da başta Anayasa olmak üzere ulusal mevzuatımızda gereğince işlenmiştir. Bu yönde, ortaya çıkacak hukuksal düzenleme gereksinimini karşılayacak yeni çalışmalar elbette ihmal edilmemelidir. Ancak bu alandaki asıl sorun toplumsal anlayıştan, uygulamadaki tutarsızlıklardan kaynaklanmaktadır. Bu gün ülkemizde engelliler işsiz kalmanın ezikliği içindedirler. Üretken ve yaratıcı çalışma, insanca ve onurlu bir yaşam sürdürebilmenin ön koşuludur. Bu yüzden engelli bireyin de topluma uyumunda, toplumla bütünleşmesinde bir işe sahip olması büyük önem taşır. Engelli birey işsiz kaldığı ve yaşadığı topluma üreterek katkıda bulunamadığı için kendini gerçekleştirmemekte, ailesine katkıda bulunamamaktadır. Öğrencilere verilen eğitimleriterapileri MEBBİS"e otomatik aktarın. Yani engellilere acımanın engellilere bir fayda getirmeyeceğinden, onların hayatlarını daha da kolaylaştıracak çalışmalarda bulunulmamız, onların bireyliklerini desteklemekle birlikte toplumdaki yerlerini, sağlam bir biçimde almalarını sağlamalı ve bunlar için gerekli işlerin yapmalıyız. Kısacası bilincimizi doğru bir şekilde oluşturmamız ve başkalarını bilinçlendirmemiz engellilerimiz için çok daha yararlı HEPİMİZ POTANSİYEL ENGELLİYİZ… KAYNAKLAR 1. Arıkan, Görme Özürlü Federasyonu Yayını No 2. Başbakanlık Özürlüler idaresi Başkanlığı, Özürlüler İle İlgili Mevzuat, Ankara 2002. 3. Genel Kurul'unun 20 Aralık 1993 tarihinde yapılan 48. toplantısında 48/96 sayılı kararı. 4. Karataş,Kasım."Özürlüler Kentlerde Özgürce Yaşamak İstiyorlar" 4,97 Kasım-98 Nisan,ss10-13 5. Koçyıldırım, Şener Bedensel engellilik herkesin başına gelebilecek bir durum. Ancak bir insanın bedensel engelli olması demek onun günlük yaşam faaliyetlerinden eksik kalması gerektiği anlamına da gelmeyecektir. Bunun için toplumun genel olarak bilgilendirilmesi önemli bir konudur. ancak yalnızca bilgilendirmek değil aynı zamanda devletinde üzerinde durması gerekenler vardır. Bedensel engellilerin normal insanlara göre yaşam içerisindeki hareketleri biraz daha kısıtlı ancak her ne kadar uğraşılmış olsa da yine de önüne geçilemeyen sorunların olduğunu biliyoruz. Aşağıda bedensel engellilerin karşılaştığı sorunlar sırasıyla belirtilmiştir. Merdivenler Bedensel engellilerin en büyük sorunları arasında merdivenler geliyor. Hatta kabus olarak değerlendirilebilen merdivenlerin yanına mutlaka engellilerin kullanabilmesi için asansörlerin yapılması gerekir. Büyükşehirlerde bazı noktalarda engelli asansörü bulunuyor olmasına karşın sağlıklı kişilerinde bu asansörleri kullanıyor olması sıkıntının gelişmesine neden olabiliyor. Toplu Taşıma Araçları Engellilerin en büyük sorunlarından bir tanesi de ulaşımdır. Engellilerin taşınabilmesi için toplu taşıma araçlarında gerekli olan sistemlerin mutlaka olması gerekiyor. Bazı otobüslerde bu hizmetin olmasına karşın otobüs şoförlerinin anlayışsız davranmaları engellilerinde bu asansörleri kullanamamasına neden oluyor. Bunu haberlerde çok sıkça rastlayabiliyoruz. Engelli Araçları Engelli araçlarını almak ve de satmanın zor olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla bu konuda bir düzenlemenin hızlıca yapılması gerekiyor. Yani engelli bir kişi araç aldığı zaman istediğine satması gerekiyor. Park yerleri Sorunu Engelli park sorunu da sıkıntılardan bir tanesidir. Bazı otoparklarda engelli park yeri bulunuyor olsa da düşüncesizce buraya park edilmesi engellilere sıkıntı yaratabiliyor. Bunun yanı sıra engellilerin geçebileceği yerlere araçların uygunsuz bir şekilde park edilmiş olması engellinin hareketlerinin de kısıtlanmasına neden olabiliyor. Engelli Plakası Engellilere verilen plakalarda eskiden engelli işareti bulunuyordu dolayısıyla bu da engellinin toplumdan ayrıştırılması noktasında eksi bir değer oluyordu. Engelliler ait olan araçların yalnız engelliler değil başkaları tarafından da kullanılabilmesi gerekiyor. Engelli bireyin aracını herkesin sürmesi acil durumlarda oldukça işe yarayacaktır. Blog Engelli insanlar toplumda ne gibi zorluklar yasarlar? İçindekiler1 Engelli insanlar toplumda ne gibi zorluklar yaşarlar?2 Engellilere toplum yaşamında nasıl davranmalıyız?3 Engelli kişilere nasil yardim edilir?4 Bedensel ve zihinsel engellilerin karşılaştıkları güçlükler nelerdir? Engelli insanlar toplumda ne gibi zorluklar yaşarlar? Maalesef toplum tarafından dışlanma sorunu ile sık karşılaşılıyor. Engelli vatandaşların en önemli sıkıntılarından birisi kuşkusuz iş bulma sorunudur. Eğitimlerinde mimari olanakların sıkıntısından dolayı aksamalar olması ya da eğitim alamaması. Evinden çıkamayan engelli vatandaşlar sosyalleşme sorununu yaşarlar. Engelli bireylerin topluma uyumunu etkileyen durumlar nelerdir? Elde ettiğimiz sonuçlar engelli kişilerde; bağımsızlık düzeyinin, mobilite seviyesinin, yaşam kalitesinin, iş ve eğitim durumunun, boş zaman aktivitesi memnuniyetinin, aktivite performansının, genel psikolojisinin, çevresel faktörlerin, evde yaşayan kişi sayısının ve bazı yaşam alanlarının toplumsal katılımı anlamlı … Engellilere toplum yaşamında nasıl davranmalıyız? Engellilere karşı ön yargılı olmayınız, onlar adına kendiniz karar vermeyiniz. Engelli bireyi kendine özgü fikirleri olan, kendi kararlarını kendi veren bir birey olarak görünüz. Diğer insanlara nasıl davranıyorsanız engellilere de o şekilde davranınız, engellerinden dolayı bir ayrım yapmayınız. Engelli bireylerin karşılaştıkları sorunların neler olduğunu araştırınız? Engelli bireylerin karşılaştıkları sorunlar Ulaşımın gerçekleştirilmesinde sorunlar yaşarlar. İletişim kurma bozukluğu yaşayabilirler. Toplum tarafından dışlanırlar. Yardıma muhtaç durumda oldukları için yardımsız kalabilirler. Eğitim ihtiyaçlarının karşılanmasında sorunlar yaşarlar. Engelli kişilere nasil yardim edilir? Engellilere ve bakıma ihtiyacı olanlara sevgi ile yaklaşmalıyız. Onların sıkıntılarını paylaşmanın hem dini hem de insani bir görev olduğunu bilmeliyiz. Engelli arkadaşlarımızın fiziksel ve kişisel özelliklerine saygı duymalıyız. Söz ve davranışlarımızla onları mutlu etmeliyiz. Engelli bir insan ne kadar yaşar? genellikle 20 yaş cıvarında hayatlarını kaybetmektedirler. Bedensel ve zihinsel engellilerin karşılaştıkları güçlükler nelerdir? Sağlık kuruluşlarının zihinsel engelli bireye uygun yeterli donanımda olmaması, rehabilitasyon hizmetlerinin yeterli olmaması, zihinsel engelli bireyler için yatılı bakım ve yatılı rehabilitasyon merkezlerinin bulunmaması, kullandıkları ilaç ve sarf malzemelerin aylık periyotta verilmesi ve zihinsel engelli bireylerin …

engelli bireylerin karşılaştıkları sorunların neler olduğunu araştırınız