⛈️ Rüyada Oğlunun Saçının Beyazladığını Görmek
uEK3OZP. Rüyada saçın ağarması, gençler için hayra işarettir. Bazı tabirciler, ömrün uzun olmasına, bazıları da zayıflığa işarettir, demişlerdir. Aklık sakal ve başın tümünde olursa, fakirliğe işarettir. Bir kimse saçının bir kısmının ağardığını görse, hayatının ve ciddiyetinin çok iyi olduğuna; başı ağaranın hanımı hamile ise, bir erkek çocuğunun olacağına bir kimse sakalında beyaz tüyleri yolduğunu veya bu tüyleri kestiğini görse, o adam ihtiyarlara hürmet eder. Kadın rüyada saçının ağardığını görse, kocası fasıktır günahkardır. Bazı tabirciler, baş ağarması, kaybolmuş bir kimsenin veya misafirin gelmesidir, demişlerdir. Vücut kıllarının ağardığını gören zengin ise, malının gideceğine; fakir ise, ödenmesi güç olan borca işarettir. Rüyada tanınmayan bir kadının saçının ağarması, hububat kurutmaya; askerin tümünün saçının ağarması, zaaf ve firara işarettir. Hasta kimsenin başındaki saçların ağarması ise, ölüm ve kefene işarettir. Korkan kimse için saç ağarması, hakim, melikten veya devlet başkanından kurtulmaya işarettir. Bazı tabirciler, kadının saçının ağarmasını görmek, kocası veya kocasının akrabaları tarafından çirkin söz işiteceğine ve bazen de, boşanmaya işarettir, demişlerdir. Çünkü erkekler kadının saçının ağarmasını hoş görmezler. Saçı ak bir kimse, rüyada saçının daha fazla ağarmış olduğunu, fakat bunların içinde siyah tüylerin de bulunduğunu görse, olgunluğa işarettir. Saçının tamamen ağardığını gören kimse, amirinden veya büyüğünden nahoş bir şey göğüs kılının beyaz olduğunu gören kişinin yemeği kokar. Bir kimse rüyada sakalının beyaz ve berrak olduğunu görse, izzet, rütbe ve şöhrete nail olur. İbn-i Sirin Hazretleri, saçı henüz ağarmamış kimsenin rüyada saçının ağarmasını iyi görmemiştir. O, “saç ağarması malın azalmasıdır” derdi. Rüyada saçından ağarmış bulunan tüyleri yolduğunu gören kimse, muhalefette bulunur, ihtiyarlara, saygı bakılacak rüya tabirleri Saç Boyatmak, Aksakal ve Bıyık, Saç Saçın Ağarması Yazı dolaşımı
Rüyada bir erkeğin saçının döküldüğünü görmek kardeşlerle birlikte kurulacak bir işte büyük başarı sağlanacağına ve hayırlı bir haberin alınması sayesinde kötü giden bir durumun düzeleceğine, sıkıntıları ve sorunları hızlı bir şekilde aşacağına, işlerin bu sayede çok güzel bir hal alacağına, eşi tarafından yüceltileceğine, maddi açıdan büyük zarar edileceğine, rüya sahibinin hayatında her daim şansın, kısmetin ve bereketin hüküm süreceğine, aile hayatında çok büyük üzüntüler olacağına, uzun süreli planlarda ciddi değişiklikler olacağından dolayı kişinin hesaplarında da karışıklıklar çıkacağına tabir olunur. Daha önceden pratikte olan fikir veya teklifler yeni durumla uyum sağlamıyor olabilir. Rüyada bir erkeğin saçının döküldüğünü görmek hayal ettiği bir şeye ulaşma yolunda araya bir engelin daha gireceğine, eğer işsizse iş bulacağına, eğer yolcu ise kısa zamanda memleketine kavuşacağına, sağ salim yolculuğunu bitireceğine işarettir. Rüyada saçının döküldüğünü hayırlı bir yola girileceğine, hasreti çekilen bir kişiye çok yakın bir zaman içinde kavuşulacağına, mutlu olacağına deyim yerindeyse adeta ayaklarının yerden kesilmiş gibi hissedeceğine delalettir. Rüyada oğlunun saçının döküldüğünü görmek çok istenen hedeflere ulaşılacağına, keyfe kavuşacağına yorulur. Rüyada saçının beyazladığını ve döküldüğünü görmek hayatın çok daha iyi noktalara geleceğine, bir sebeple çok sıkıntılı zamanlar yaşayacağına, sorunlarını çözdükten sonra bu sorunların ardından sadece uğranılan zararların kalacağına ve etrafındaki insanlara karşı sinir savaşı vereceğine rivayet etmektedir. Rüyada saçının döküldüğünü kel olduğunu görmek çok büyük sıkıntılar çekse bile isyan etmeyeceğine, ancak bu beklentinin yakın bir zaman içinde boşa çıkacağına işaret etmektedir. Rüyada bir başkasının saçının döküldüğünü görmek evlilikle ilgili olarak büyük bir adım atılacağına, işle ilgili olarak uzun zamandan beri beklenen bir haberin kısa süre içinde alınacağına ve bu haberle ilgili olarak atılan adımların kişiyi başarıya, üst bir mevkiye ve zenginliğe götüreceğine, eline geçen kazancı kendi işini kurmak için kullanacağına, çok mutlu olacağı ve kendisini çok iyi hissedeceği bir döneme gireceğine tabir olunur. Rüyada saçının ortasının döküldüğünü görmek çeşitli avantajlar elde edileceğine, işlerinin yolunda gideceğine ve yaptığı önemli işler sayesinde takdir toplayacağına alamet etmektedir. Rüyada kendi saçının döküldüğünü görmek yeni projelere atılacağına, böylelikle ezilmeden ve yıpranmadan rahat bir iş hayatı olacağına tabir olunur. Paylaşılan Rüya Güzel Çıkar Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası
Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Saçının Sakalının Beyazladığını Görmek Rüyada saçının sakalının beyazladığını görmek çok zor olayları çok kısa bir zamanda çözeceğine, bu sayede çok sevinip işinin başına geçeceğine, işlerin hiç olmadığı kadar iyi gideceğine, sorunu kısa bir zaman içinde çok zahmet çekmeden ortadan kaldıracağına, yaşanan hastalıkların sona ereceğine, yapılan çalışmalar sayesinde çok yüklü miktarda kazanç elde edileceğine, bazı sıkıntılarından kurtulmasını sağlayacağına, tabir edilir. Ayrıca rüyada saçının sakalının beyazladığını görmek yaptığı işler sayesinde kazancının ve malının daha da artacağına, girilen birçok işte doğru kararların verilmesi ve akıllıca adımların atılması ile çok büyük kazançlar elde edileceğine, çok büyük zararlar edileceğine, çok büyük kazanç getirecek işlere girileceğine, elde ettiklerine rağmen ahiret hayatını da göz ardı etmeden yaşayacağına, yaşayacağı bir rahatsızlıktan yakın zaman içinde herhangi zarar görmeden kurtulacağına, yorumlanır. geçimi zorluklarla kazanacağına tabir edilir. çok sevdiği ve değer verdiği insanlara iş hayatında daha önce karşılaşılmamış kadar büyük fırsatlar elde etmelerinde çok büyük bir yardımda bulunulacağına delalet eder. yanında başkalarını eğitecek ve onlara iş öğretecek yeterliliğe sahip olacağına alamet eder. iş için çekilen ve yaşanan sıkıntılardan ötürü bir türlü ödenemeyen borcun kısa bir zaman içinde ödeneceğine yorulur. Dini olarak Rüyada saçının sakalının beyazladığını görmek tabiri Dini olarak rüyada saçının sakalının beyazladığını görmek canının derdine düşeceğine, iş hayatındaki başarılarının artacağına, müjdeli ve hayırlı haberler alınacağına, yaşamına renk geleceğine ve kısmetinin çoğalacağına, ilim sahibi insanlardan öğreneceklerini kendi yaşamına da uygulamaya çalışacağına, endişe edilen konularda çok zor zamanlar geçirileceğine, kendine olan güvenini ve inancını yerine getireceğine, keyfe ve neşeye kavuşacağına, yetki ve söz sahibi olacağına, bazı kişilerle çok büyük sıkıntı çekeceğine, delalet eder. Psikolojik olarak Rüyada saçının sakalının beyazladığını görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada saçının sakalının beyazladığını görmek çok büyük ve başarılı işlere imza atılacağına, bunu şeref sayacağına, yeni bir şehre taşınıp yeni bir işe gireceğine ve yeni işinde çok büyük başarılara imza atarak çok zengin biri olacağına, düşmanlarından ve rakiplerinden kurtulacağına, deneyimleri ile yeni personellere yön vereceğine, kötü günlerinin, vereceği tüm uğraşlara rağmen bu zararları bir türlü kapatamayacağına, uzun zamandan beri tekrar eden zararların düzeltileceğine, işaret KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.BAKARA- 153 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ
Rüyada saçın ağarması, gencler icin vakara isarettir. bazi tabirciler, ömrün uzun olmasina, bazdan da zayifliga isarettir, demislerdir. aklik sakal ve basin tümünde olursa, fakirlige isarettir. bir kimse sacinin bir kisminin agardigini görse vakar ve ciddiyetinin cok iyi olduguna, basi agaranin hanimi hamile ise, bir erkek cocugunun olacagina isarettir. bir kimse sakalinda beyaz tüyleri yoldugunu veya bu tüyleri kestigini görse, o adam ihtiyarlara hürmet eder. kadin rüyada basinin agardigini görse, kocasi günahkardir. bazi tabirciler bas agarmasi, kaybolmus bir kimsenin veya misafirin gelmesidir, demislerdir. vücut killarinin agardigini gören zengin ise, malinin gidecegine, fakir ise, ödenmesi güc olan borca isarettir. taninmayan bir kadinin sacinin agarmasi, hububal kurutmaya, askerin tümünün basinin agarmasi, zaaf ve firara isarettir. hasta kimsenin basindaki saclarinin agarmasi ise, ölüm ve kefene isarettir. korkan kimse icin sac agarmasi, hakim, melikten veya devlet baskanindan kurtulmaya isarettir. bazi tabirciler, kadinin sacinin agarmasini görmek, kocasi veya kocasinin akrabalari tarafindan cirkin söz isitecegine, bazen de, bosanmaya isarettir, demislerdir. cünkü erkekler kadinin sacinin agarmasini, hos görmezler. saci ak bir kimse, rüyada sacinin daha fazla agarmis oldugunu, fakat bunlarin icinde siyah tüylerin de bulundugunu görse, olgunluga isarettir. sacinin tamamen agardigini gören kimse, amirinden veya büyügünden hos olmayan bir tavir görür yada azar isitir. rüyada gögüs kilinin beyaz oldugunu gören kimsenin, yemegi kokar. bir kimse rüyada sakalinin beyaz ve berrak oldugunu görse, izzet, rütbe ve söhrete nail olur. ibn-i sirin hazretleri saci henüz agarmamis kimsenin rüyada sacinin agarmasini 1yi görmemistir. o, "sac agarmasi malin azalmasidir" derdi. sacindan agarmis bulunan tüyleri yoldugunu gören kimse, muhalefette bulunur, ihtiyarlara, saygi göstermez.
Rüyada oğlunun saçının döküldüğünü görmek elinden gelen herşeyi yapmasına rağmen ancak işi bilen birinin destek vermesi ile sorunlardan kurtulacağına, çok büyük bir ferahlama yaşayacağına ve aile hayatındaki sorunlardan bu sayede zarar görmeden kurtulacağına ve çok rahat edeceğine, geçici olarak rahatsızlanacağına, sahip olduğu mal varlığının alıp yürüyeceğine ve herkesin isteyeceği bir hayatı olacağına, başarıya giden yollar üzerindeki engellerin kalkacağına, bazı yanlış anlaşılmalar yüzünden sevilen bir kişi ile ters düşüleceğine ve sevilen bazı eşyaların çalınacağına, yeni ve daha rahat bir hayata merhaba diyeceğine, bugüne kadar gözünün önünde olduğu halde görmediği ikiyüzlü insanların varlığını öğreneceğine, yaptığı her hamle ile daha kötü bir olayla karşılaşacağına alamet eder. Sosyal hayatınızı veya iş yaşamınızı ilgilendiren konularda yeni şeyler öğrenebilirsiniz veya imajınızı ilgilendiren gelişmeler söz konusu olabilir. Rüyada oğlunun saçının döküldüğünü görmek sermaye elde edeceğine, maddi anlamda mücadelelerinin karşılığını alacağına alamet etmektedir. Rüyada saçının döküldüğünü çalışma hayatının aksiliklerle dolu olacağına, çok büyük atılımlar gerçekleştirip çok hayırlı ve büyük kazançlar elde edeceğine, kazanacağı başarılar sayesinde büyük iş fırsatları yakalayacağına yorulur. Rüyada oğlunun saçlarının döküldüğünü görmek ancak zamanında kimseyi dinlemediği için zor günlerinde de yanında hiç kimseyi bulamayacağına, çözüm bulmak için fikir danışacağına delalet eder. Rüyada saçının ortasının döküldüğünü görmek ele geçen fırsatlar sayesinde çok mutlu olayların gerçekleşeceğine, sıkıntılı ve üzüntülü günlerin mutluluk dolu gelişmeler sayesinde son bulacağına, çok başarılı işlerin altına imza atacağına rivayet eder. Rüyada eşinin saçının döküldüğünü görmek hayatta kendini hiçbir zaman yalnız ve çaresiz hissetmeyeceğine, acı tecrübeler edineceğine ancak gelecek için bu deneyimleri olumlu şekilde kullanacağına yorulmaktadır. Rüyada saçının beyazladığını ve döküldüğünü görmek bazı kişiler ile iş ortaklığı kuracağına, sağlık konusunda iyi haberler alınacağına işarettir. Rüyada saçının yarısının döküldüğünü görmek çok yakın bir zaman içinde üzüntü verici bazı haberlerin alınacağına, ruhsal olarak içinde bulunulan sorunların düzeleceğine tabir olunur. Rüyada saçının tepesinin döküldüğünü görmek hayatının da zorlaşacağına, problemleri çözerken yakın tanıdıklardan fikir alınacağına inanılır. Paylaşılan Rüya Güzel Çıkar Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası
rüyada oğlunun saçının beyazladığını görmek